Mutlu ve huzurlu ailelerden oluşan cemiyet de mutlu ve huzurlu olur. Aileler mutlu ve huzurlu olmazsa, cemiyet de mutlu ve huzurlu olmaz. Onun için her şeyin temeli ailedir. Ailenin mutluluğunu bozacak, hayatlarını zehir edecek, yuvalarını zindana çevirecek, âdetâ yaşanılmaz, hale getirecek birçok şey olduğu gibi, mutluluğunu sağlayacak, aile yuvasını cennete çevirecek güzel şeyler de vardır. Herkes kendi imkânları ölçüsünde bir yuva kurabilir. Mühim olan, kurulan yuvayı korumak, huzur ve mutluluk içinde devam ettirebilmektir. Yeter ki eşler bunun bilincinde olsunlar ve aile mutluluğunu bozacak kötü tutum ve davranışlardan sakınsınlar, kendilerini mutlu edecek güzel tutum ve davranışlara yönelsinler. Bu nedenle, mutlu bir yuva nasıl kurulur, nasıl korunur? Şu şekilde sıralayabiliriz:
1- İslâm’a uygun bir yuva kurma bilincinde olmalı, isabetli, dindar eş seçmeli.
2- Mutlu bir aile yuvasını oluşturmaya gayret etmeli. (Eşler arasındaki mutluluğun formülü 5 S’de gizlidir. Sevgi, saygı, sabır, sadakat ve sorumluluk).
3- Yaratılış gayesini bilmeli ve ona uygun yaşamaya gayret etmeli.
4- Doğru inanç, ibadet ve güzel ahlâk sahibi olmalı.
5- Dünya hayatının imtihan hayatı olduğunu unutmamalı.
6- Kimseye muhtaç olmayacak kadar bir geliri olmalı.
7- Dünya ve âhirette mutlu, huzurlu olmak için çalışmalı ve duâ etmeli.
8- Mal mülk hırsına kapılmamalı.
9- Kanaat sahibi olmalı (elindekiyle yetinebilmeli).
10- Lüks ve israftan kaçınmalı.
11- Gururlu, kibirli ve inatçı olmamalı.
12- Haline şükretmeli.
13- Zorluklarla karşılaştığında sabretmeli.
14- Ümit içersinde olmalı.
15- Yersiz korkulara kapılmamalı, aşırı üzüntü ve karamsarlıktan sakınmalı.
16- Hayata olumlu bakmalı, bardağın dolu tarafını da görmeli, (çünkü güzel gören, güzel düşünür, güzel düşünen hayatından lezzet alır, mutlu huzurlu olur.)
17- İstişare etmeli.
18- Hoşgörülü ve iyimser olmalı.
19- Eşler birbirine değer vermeli.
20- Fedakâr olmalı.
21- Birbirine güvenmeli.
22- Tutumlu olmalı.
23- Yakınlara ilgi ve ikramda bulunmalı.
24- Merhamet ve şevkat sahibi olmalı.
25- Temiz ve güzel giyinmeli.
26- Cinsel görevler yerine getirilmeli.
27- Birbirinize karşı kibar ve saygılı olmalı. “Nasıl olsa bizim aileye bişey olmaz,” diyerek kaba saba ifadeler, argo kelimeler ve yanlış davranışlar sergilemeyin.
28- Sürekli eşinize karşı olumlu düşünceler içinde olun ve unutmayın ki, o Allah’ın size vermiş olduğu bir emanettir ve bu emaneti iyi koruyun.
29- Eşinize iyi davranın, ona saygı gösterin ve sevginizi göstermekten çekinmeyin.
30- Birbirinize ve sizin eşinize karşı yapmanız gereken vazifelerinizi iyice öğrenin ve bunları en güzel şekilde uygulamaya çalışın.
31- Eşler, aileyi sevgi ortamına dönüştürmelidirler. Evinizde her zaman sevgi hâkim olmalı.
32- Çocukların karakterleri ailede şekillenmektedir ve kazandıkları karakter sayesinde gelecek yaşamlarının mutlulukları oluşmaktadır. Bu yüzden onları doğru eğitin, çocuklarınızla olan ilişkilerinizi samimiyetle güçlendirin.
33- Sizin için en değerli insan eşiniz olmalıdır, herkesten çok ona değer verin.
34- Eşinizi potansiyel olarak üstün özelliklere sahip olacak ve kendisini geliştirebilecek birisi olarak görün.
35- Evliliğin felsefesinden biride, eşlerin insani kemaller yolunda birbirlerinin yardımcısı olmasıdır. Eşinizin kendisini geliştirmesini gönülden isteyerek, çaba harcayın. Bunun için gereken her şeyi hazırlayıp, yapmaya çalışın. Böylelikle aile yuvanız monotonluktan kurtulup, sürekli yeniliklerle canlı kalacaktır.
36- Siz ona sevgi gösterin ve onunda size sevgi göstermesini sağlayın. Sevginizi karşılıklı olarak kalben, sözlü ve pratikte gösterin.
37- Sevginizi göstermek sadece dilde kalmasın, bunu uygulamaya dökün. Örneğin doğum gününde, evlilik yıldönümünde bir hediye alın, ara sıra elinizde bir demet çiçekle eve gelin.
38- Eşinizin güzel yönlerini tespit edin, bunları görmezden gelmeyin, yeri geldiğinde onun bu güzel yönlerini kendisine söyleyin. Onun olumlu özelliklerinden sürekli överek bahsedin, bu şekilde birbirinize karşı sevginizi çoğaltın ve yuvanızı sıcak tutun.
39- Eşinizle uyuştuğunuz ortak düşünce ve ruhi özelliklere önem verin, ikinizde de güzel düşünce ve hal hareketlerin gelişmesini sağlayın. Birlikte kendinizi geliştirmek, güzel ahlaki sıfatları kazanıp ve kötü sıfatları da uzaklaştırmaya gayret edin.
40- Her zaman eşinizle uyum içerisinde olmaya çalışın, anlaşmazlıklara düşmekten uzak durun. Bunun yolu da “iyi duymak ve iyi dinlemekten” geçer, kafanızdaki önyargıları bir kenara bırakarak, önce düşüncelerini açıklamasına izin verin.
41- Eşinizin çok özel birisi olduğuna inanmalısınız. O sayısız güzel ve olumlu yönlere sahiptir, bunları görün ve her gördüğünüzde, ondaki gelişmeleri her fark ettiğinizde onu methedin.
42- Onun nasıl düşündüğünü, nelerden hoşlanıp, neleri sevmediğini ve isteklerinin ne olduğunu öğrenmeye çalışın. Daha sonra onun güzel ve mantıklı isteklerini karşılamaya çalışın. Onun isteklerini hemen önceden fark edin ve size demesine gerek kalmadan yapmış olun.
43- Bir birinize karşı saygı sınırlarını koruyun, yersiz tartışmalarla aranızdaki perdeyi yırtmayın. Bir sorun olduğu zaman konuşarak halletmeye çalışın, önerinizi ona söyleyin, yine tartışmaya devam ettiği zaman susmayı tercih edin.
44- Her sözünüzün, kullandığınız her kelimenin karşı tarafın psikolojisinde olumlu veyahut olumsuz çok büyük etki bıraktığını unutmayın. Her zaman sevgi dolu, samimice, yumuşak bir şekilde konuşmaya çalışın. Tatlı dilli olmak ve saygı göstermekle her şeyin üstesinden gelinecektir. Kesinlikle hakaret edici, kötü kelimeler ve aşağılayıcı bir şekilde konuşmayın.
45- Eşinize karşı her zaman gerçekçi olun. Hiçbir zaman ona yalan söylemeyin. Birçok ailenin mutlu olmaları ve birbirleriyle anlaşmalarının nedeni sadakatlerinde gizlidir.
46- Evin idaresine önem verin ve alacağınız kararlarda birlikteliği koruyun. Evdekilerin her birinin görevi belli olsun.
47- Hiçbir zaman herkesi ilgilendiren kararları tek başınıza vermeyin, eşinizin ve çocuklarınızın da görüşlerine başvurun.
48- Evliliğin kalıcılığı, devamı ve sıcak mutluluğu için bazen kendi isteklerinizden vazgeçin. Ailenizin mutluluğu için fedakârlıktan çekinmeyin.
49- Asla inatçı olmayın, eşinizle yarışmak yerine; aynı düşünmeye, samimiyetle, arkadaş gibi davranmaya çalışın. İnanın çoğu zaman ailevi sorunların en büyük nedeni eşinize karşı inat yapmanızdır, eşlerin birbirine karşı inatla hareket etmesi birçok sorunu da peşi sıra getirecektir. Onu olduğu gibi kabul edin.
50- Eşiniz üzerinde hâkimiyet kurmaya çalışmayın, orta halli olmaya çalışın ve aşırıya gitmeyin.
51- Dünyada hiçbir zaman iki insanın aynı olmadığını kabul edin, her insan diğerinden farklıdır. Eşinizle her hususta uyuşacağınız fikrini aklınızdan çıkarın, onun düşüncesi, anlama kabiliyeti ve beğendiği şeyler sizinkinden çok farklı olabilir. Aynı olmayı yavaş yavaş oluşturmaya çalışın, aranızdaki farklılıklar bir birinizi tamamlayıcı olabilir.
52- Kesinlikle kendinizi eşinizden üstün görmeyin, unutmayın ki o sizin hayat arkadaşınızdır. Eğitiminiz, kariyeriniz, maddî imkânınız ve ailevi konumunuz daha da sizin, tevazu ve alçakgönüllülüğünüzü çoğaltmalıdır. Özelliklede eğitim yönünden ilerlemenizde ve maddî yönden gelişmenizde eşinizin katkısı çoksa.
53 - Evlilikte her şeyin ortaklaşa olduğunu kabul edin, işleri ve kararları tek başınıza yapmayın, eşiniz ve çocuklarınızdan da yardım alın.
54- Eşinizin iş hayatını, kariyerini, ekonomik durumunu, psikolojik, fiziksel ve yaşsal durumunu iyice tanıyın. Onu her yönüyle tanıdıktan sonra evde ve dışarıda yardımcısı olun.
55- Hiçbir zaman ev işlerini önemsiz, basit ve dışarı işlerini çok zor olarak kabul etmeyin. Eşinizin evde yapmış olduğu işlerin sizin için ne kadar değerli ve önemli olduğunu ona anlatın. Siz onun işlerini takdir ettikçe, o daha çok severek yapacaktır, böylelikle aranızdaki sevgi bağıda çoğalacaktır.
56- Tabi ki öncelikle ev işlerinde eşinize yardım etmeniz gerekir, ama eğer çok yorgunsanız veya başka nedenlerden dolayı ona yardım edemiyorsanız, hiç olmazsa yardım etmek istediğinizi belli ettirin. Sizin her işte onunla beraber olduğunuzu inandırmalısınız.
57- Kadın ve erkek hiç biri kendi düşüncesi ve hoşlandığını başkasına yükleyemez. Doğru olanı, hak olanı ister kadın söylesin ister erkek diğerinin kabul etmesi gerekir.
58- Kulaktan duyma sözlere hemen inanmayın, bir konu veya birisi hakkında söylenenlere hemen inanmak yerine gerçekçi yollardan iyice araştırdıktan sonra kararınızı verin. Bu sizin her konuda doğru, bağımsız ve mantıklı kararlar vermenizi sağlayacaktır.
59- Hayattan daha çok keyif almak için, her zaman güler yüzlü, iyi ahlâklı ve sevecen olmaya çalışın. Hiçbir zaman suratı asık ve morali bozuk bir şekilde olmayın. Kendiniz hep neşeli olun ve eşinizi de neşeli kılmaya çalışın. Olumsuz düşüncelerin ailenize hâkim olmasına izin vermeyin, menfi düşünmek tüm mutluluğunuzu elinizden alacaktır.
60- Geçmiş sıkıntı ve üzücü olayları aklınıza getirmeyin ve sürekli bunu eşinizle paylaşmayın. Şimdiki anınızı en güzel şekilde yaşamaya çalışın ve geleceğe dair ümitsizliğe kapılmayın.
61-Akıllı insan başkalarının tecrübelerinden faydalanandır. Sizde başkalarının güzel veya kötü tecrübelerinden yararlanın, onların düşmüş olduğu hataları tekrarlamayın ve başarılı, mutlu ailelerden elinizden geldiği kadar yararlanın.
84- Ve son olarak, hayatın hiçbir anında Allah’ı unutmayın, özellikle eşinize ve çocuklarınıza davranışta hep Allah’ı hatırlayın. İnsan sadece Allah’ı andıkça, onun emirlerini uyguladıkça mutlu olabilir, aksi takdirde sorun ve mutsuzluk insanın yakasını asla bırakmaz.
Dünya ve ahiret saadeti için doğru inanç, ibadet ve güzel ahlak sahibi olun; ailenin huzur ve mutluluğu için gereken fedakârlığı da yapın!