
Allah’a hamd… Rasûlü’ne salât ve selâm ile…
Vuslat’ın bu sayısı “Dünyadaki dört büyük hadis hafızlarından”, “ilim pınarı”, “benzeri olmayan bir insan, en bilgili muhaddis” Müslim b. Haccâc’ın güzide eseri Sahîh-i Müslim’i daha derinlemesine anlamayı sağlayan 5 akademik makaleyi okuyucuya sunmaktadır. Bu makaleler sayesinde okuyucu Müslim’in hadisleri toplama, konularına göre ayır-madaki maharetlerinin yanı sıra iyi bir hadis tenkitçisi kimliğini de yakından tanıma fırsatı bulacaktır.
Müslim’in hadis ilmindeki otoritesi ve kıymeti hususunda âlimler görüş birliği içerisindedir. Onun büyük bir âlim ve hadis imamı sayılmasının en büyük delili, eşsiz eseri Sahîh’idir ki bu eserin güzel tertibi, bir hadisin isnadlarını tam bir şekilde vermesi, senetlerdeki tahviller hususunda gösterdiği dikkat, bir harf bile olsa râvilerin metinlerindeki farklılıklara dikkat çekmesi ve daha birçok husus, ondan önce ve sonra hiçbir kitapta bulunmayan özelliklerdir. Müslim’in ilmî kişiliği ve eşsiz eseri hakkında böylesi pek çok bilgiyi Dr. Öğr. Üyesi Faik Akçaoğlu’nun makalesinde bulmak mümkün olacaktır.
Müslim’in eserlerinin çeşitliliğine bakıldığında hadis ilminin farklı alanlarında özellikle ricâl alanındaki uzmanlığı dikkat çekmektedir. Hadis râvilerini ve rivayetlerini kategorize etmede ve bunların kabul/reddine dair kurallar koymadaki başarısını Sahîh’ine yaz-dığı girişte, ki bu da hadis tarihinde ilk defa bir mukaddime geleneğinin başlamasına işaret eder- ve Temyîz adlı eserinde ortaya koymaktadır. Dr. Öğretim Üyesi Mustafa Taş ikinci makalede Müslim’in et-Tabakât, Kitâbu’l-künâ ve’l-esmâ ve el-Münferidât ve’l-vuhdân eserlerini metot ve muhteva bakımından tanıtarak onun rical ilmindeki başarısını göstermiştir. Bu ikinci makaleyle İmam Müslim’in hadis münekkidi kimliğini anlamak mümkün olacaktır.
Sahîh ile ilgili akla ilk gelenlerden biri Müslim’in ona yazdığı mukaddimedir. O eserinde nasıl bir yöntem takip ettiğini, hangi râvilerden ne tür rivayetleri neden tercih ettiğini izah etmiştir. Böylesi bir mukaddime diğer hadis kitaplarında görülmeyen, Müslim’e has ve onu diğerlerinden ayıran bir özelliktir. Buradan hareketle Müslim’in kendine has hadis tasnif yöntemini ortaya koyan Dr. Öğr. Üyesi Murat Mirzaoğlu’nun bu sayıdaki üçüncü makalesi son derece mühimdir.
Rivayet tarihine bakıldığında klasik hadis eserlerinin titiz nakil yöntemleri takip edilerek oluşturulduğu, söz konusu musanniflerin kendilerinden önceki literatürün sonraki nesillere ulaşmasında önemli rol oynadıkları görülmektedir. İşte bu bağlamda Müslim’in Sahîh’inin kaynakları söz konusu edildiğinde, onun eserine aldığı rivayetlerin önceki dönem kaynakları ile ilişkisi akla gelmektedir. Dördüncü makalede Doç. Dr. Dilek Tekin Müslim’in kaynaklarını ortaya koyarak onun şaheserinin kıymetini bir kez daha göstermektedir.
Müslim ve onun şaheseri ile ilgili çalışmalar incelendiğinde ise bu güzide eserin ve yazarının hakkettiği ilgiyi görmediği, daha yakından anlamak ve tanımak için daha pek çok çalışma yapılması gerektiği muhakkaktır. Konuyla ilgili mevcut literatürün neler olduğu nelerin eksik kaldığını görmek için hadis uzmanı Vaiz Ali Tavan’ın beşinci makalesine bakılmalıdır.
Sayı editörü: Doç. Dr. Dilek Tekin