“İktisadî uygulamaların ve de sistemlerin günümüzde insanlığın en temel ihtiyaçlarını dahi karşılamada yetersiz kaldığı apaçık bir gerçektir. Yüzyıllardır insanları refâha ve mutluluğa kavuşturmayı va’d eden birçok fikir, toplumların bağrında onulmaz yaralar açmıştır. Ne insanların kendi çıkarlarını öncelemelerini va’z eden ve iktisâdî sistemi rekâbetçi bir mecrâya çeken ideolojiler, ne sosyo-ekonomik eşitliği insanların özgürlüğü bahâsına da olsa kutsallaştıranlar, ne de dünyadan el etek çekip insanların problemlerini öteki dünyaya erteleyenler, bu yaralara ilâç olabilmişlerdir. Hâkim iktisâdî sistem ve politikaların bilgi üretim yöntem ve mekanizmalarını dahi esir almaya çalıştığı böylesi bir dönemde, insanlığın mevcûd sıkıntılara âdil ve uygulanabilir çözümler bulma çabası muhakkak çok değerlidir.” İlhami Pınar. (Allah Teâlâ, kardeşimize rahmet eylesin!..)
Enbiyâ Sûresi’nin yüz on ikinci ayetinde, Rabbimiz Allah Teâlâ şöyle buyuruyor: ….“Oyun ve oyalanma konusu olsun diye göğü, yeri ve ikisi arasında bulunanları yaratmadık.” Bu hitâbın muhâtabı mâlûm!.. İnsanoğlu, her ânını yaratılma gâyesine uygun tanzîm etmekle mükellef olduğu çıkarımı, dünya yaşantısının her alanını cüz’î irâdesiyle rızâya uygun düzenlemeye vurgu yapmaktadır.
Rasulullah (s.a.s.):
“Her ümmetin bir fitnesi (imtihân vesilesi) vardır. Benim ümmetimin fitnesi ise maldır.” (Tirmizî, Zühd, 26.) diye buyurmuştur.
Mal ya da karşılığı olan paranın, insanoğlunun yumuşak karnı olduğunu tarihsel süreç göz önüne sermiş, Rasulullah (s.a.s.)’i tasdik etmiştir… Vuslat Dergisi, insanın madde ile olan imtihânındaki bu zâfiyeti, 2024 yılı “Özel Sayısı” olarak ele aldı ve matbû yayımının yanı sıra, dijital sahaya da yükleyerek okuyucuları ile buluşturdu.
İrfan ehlilin: “Su, geminin içine girerse onu batırır. Altında bulunursa, onu yüzdürür.” hikmetli sözünden hareketle insanın dünyâ ile ilişkisini, zühd bağlamında makalelerle de zenginleştirme niyetimizi başka dergi sayılarımıza bıraktık. Bu sayımızda konunun fıkhî, ahlâkî ve sosyal yönlerini bulacaksınız…
Dergimizin makaleleri: “Allah, göklerde ve yerde olanları emrinize âmâde kılmış”, ve “Sizin için yerde olanların tümünü yaratan O’dur.” (Lokmân, 31/34, Bakara, 2/31) âyetleri bağlamında insanın, mal ile olan ilişkisini, mukaddimîn ve müteahhirîn ûlemanın delilleri ve görüşleri ile oluşmuştur. Ana kaynaklardan beslenerek açıklığa kavuşturulmaya çalışılan dosya konusu, zaman içinde literatüre giren, amma ihtivâsı aynı olan yeni terimleri âlimlerimizin açıklamaları çerçevesinde güncelleyerek, meseleyi daha iyi anlamamızın yolunu açmışlardır. Katkı sağlayan yazarlarımıza teşekkürü borç biliyoruz… Selâm ve duâ ile.
Not: “Vuslat” dergimizin Eylül 2024 ve 279. sayısının 50. sayfasında yer alan yazarımızın “Şeyda Kırcal”a âid olan makalenin 2. sütûnunun son paragrafındaki “Hadis-i Şerif”in bir bölümü sehven hatâlı tercüme edilmiş ve: “Eğer razı olmadığınız herhangi bir kimseyi yatağınıza alsalar.....” şeklinde yayınlanmıştır
Cümlenin doğru tercümesi şudur:
“Yataklarınızı yabancılardan korumaları ve istemediğiniz kimseleri evinize almamaları.......”
Hatâmızı düzeltir, okuyucularımızdan özür dileriz!